Yazı boyut :

KURBAN HAKKINDA MENAKIB-I ŞERİFDİR

Kurban  kesmek, kan akıtmak bütün Enbiya ve Mürselin-i Kiram Hazeratının görevlendirildiği ve emrolunduğu bir ibadetdir.

Bunun helal ve yasal olmadığı bir kitap yoktur. Enbiyalar ile ümmetleri tarafından Allah Rızası için kesilen kurbanların, Allah katında kabul olup olmadığına, Resulu Ekrem Aleyhisselam Hazretleri'ne gelen delil ve işaretler vardır.

Nitekim, gökten ateşe benzer bir nur iner. Kesilen kurbanı yakar ve mahveder. O Nur ile birlikte göğe kalkar giderdi. Kabul olmayanlar toprak üzerinde çürür ve mahvolurdu.

Kurbanın hikayesi, Allah-u Teala hazretlerinin Kuran-ı Azimüşşan'da bahsetdiği ve anlattığı şekliyle şöyledir, 

Hazret-i Havva Anamızla Hazret-i Adem Babamız Cennet'de beraber idiler. İstedikleri gibi yeyip içip gezmekte idiler. 

Cenab-ı Hak, Cibril Aleyhisselam'ı, onlara Cennetteki makamlarını göstermeye aracı ve sebep kıldı. Cennetteki, Huri Gılman vesaireyi ve Melaike-i Kiram'ı da gösterdi. Melaike-i Kiram'ı görünce çok şaşırdılar. O Melaike-i Kiram'ın üzerinde öyle bir nur vardı ki Adem Aleyhisselam Cennet'te ona benzer bir nur daha önce görmemişti. Adem Aleyhisselam şaşkınlık içinde Hazret-i Cibril'e sordu, “Ya Cibril, bu nur nedir ve ne acayip bir nurdur. Şimdiye kadar böyle nurlu Melaikeler görmedim”.

Cibril Aleyhisselam cevaben,
“Ya Safiyallah. Cenab-ı Hak bu Melaikeleri Zilhicce ayında yaratmışdır. Mevsimin ve Hak yolunun mutluluğu bu Melaikelerin üzerinde nur olarak belirmiştir”.

Adem Aleyhisselam Zilhicce-i Şerif'in üstünlüğünü ve mübarek mevsim olduğunu anlayınca, Cenab-ı Hakk'a dua etmeye ve yalvarmaya başladı ve dedi ki,“Yarabbi, bu mübarek mevsim içinde benim evlat ve soyum için özel bir ibadet belirle ve emret ki o mevsimde yerine getirsinler. O mübarek zamanda hayırlı bir iş ve ibadet olarak İslam'a yakışır şekilde bu ibadetleri gerçekleştirsinler”.

Cenab-ı Hak kabul buyurdu. Ve emriyle Cibril-i Emin gelip müjde verdi. “Ya Safiyallah, Cenab-ı Hak selam eder. Arzu ettiğiniz mevsimde soyunuz için kurban kesmek sünnet ve zorunlu kıldı”

O an, Cennetin Ağaçları üzerinde acayip bir şeyler gördü. Ağaçların yapraklarını önce koyun daha sonra melaike şeklinde uçup gökyüzüne doğru gittiklerini gördü. Adem Aleyhisselam gördüğü bu olay üzerine çok şaşırıp, düşünürken, Cibril Aleyhisselam tekrar geldi. Selamdan sonra buyurdu ki, “Ya Safiyallah, Allah Azze ve Celle seni yeryüzüne halife olarak gönderecektir. Evlat ve soyundan orada, seninle beraber, 124 bin Enbiya ve Mürselin-i Kiram yaratacaktır. Onların içinde baba-oğul olarak, İbrahim ile İsmail'i ağır bir sınavla imtihan edecektir. Halilullah İbrahim'e oğlu İsmail'i kurban etmek için rüyada emir edecektir. İşte bu ağaçlarda gördüğün koyunlardan birisini alıp, İsmail'i kurtarmak için Halilullah'a indirmeye, Cenab-ı Hak beni görevlendirip gönderecektir. İsmail'in kurtulduğunu, İbrahim'e ben müjde edecek ve onu sevindireceğim”.

O arada ağaçlarda koyun şeklinde olan yaprakların Melaike olup göğe uçmalarının sebebini de açıkladı ve dedi ki, “Ya Safiyallah, onlar kıyamete kadar soyundan gelenlerin kabul olan kurbanlarıdır. Bunların adedince Hak Teala Melaike yaratır”

Adem Safiyullah Aleyhisselam dedi ki, “Ya Eminallah, melaikelerin adedinden haber verir misin?”

Cibril Aleyhisselam, “Ya Safiyallah, bunların adedini ben bilmiyorum. Çünkü seninle konuşmaya başladığım zamandan bu ana kadar 700 bin Melaike uçup gitti. Cenab-ı Hak bu ağacı yarattığı saatden itibaren, melaikeler bu şekilde yaratılıyor ve uçuyorlar. Kıyamete kadar da kesilmeyecektir. Kaç tane olduğunu ve olacağını ancak Hak Teala bilir. Ya Safiyallah, Cenab-ı Hak bu kadar Melaikeye, bayram geceleri ve gündüzlerinde yere inmeleri için emreder. Bu Melaikelerin ellerinde de Rahmet ve bereket sancakları olacaktır”

Adem Safiyullah Aleyhisselam Cennet'ten çıkarıldıktan sonra Serendib Ada ve Dağı'nda iken Cenab-ı Hakka bu mesele hakkında yalvardı.

“Yarabbi bu mübarek ayda, benim soyumdan gelenler için rahmet ve af sebebi olan dua ve ibadet nedir bana bildir”

Cibril Aleyhisselam yanında Cennet'ten 21 koyunla birlikte geldi. Allah Azze ve Celle Hazretleri'nin selamını bildirdikten sonra dedi ki, “Ya Safiyallah, iş bu kurbanlar sana Hakkın hediyesidir. Nefsini terbiye, soyun, evlatların ve malların için böyle kurban kesmek bugün ve bu mevsime özel oldu”.

Cibril Aleyhisselam, Hakk'ın emriyle niyet etmeyi ve tekbir getirmeyi öğretti ve uyguladı. Kurbanları Allah için kesince, gökten bir nur indi ve kurbanlarıda alıp göğe yükseldi. 

Bu şekilde bütün Enbiya ve Mürselin Şeriatinde kurban kesmek vardı. Fakat etini yemek yoktu. Kabul olunanlar da, Kurbanlar nur olup gidiyorlardı. Olmayanlarda ise yerde çürüyüp, mahvoluyordu. Cenab-ı Hak bu durumu Ümmet-i Muhammed için değiştirdi. Kurbanın etinin yenmesini helal kıldı. Postundan yararlanmaya müsaade etti. Etinden, fakirlere ve ihtiyacı olanlara hayır için dağıtılmasına izin verdi ve bununla dahi mutluluk ve şeref temin edildi. Bu ümmetden olan Müslümanların, kurbanlarının kabul olup olmadığını sadece kalp gözü açık olanlar (Ehl-i Yakaza) anlar. Kabul olmayanın üzgün ve mahcup kalmaması için, Cenab-ı Hak bunu gizledi. Adem Aleyhisselam'dan beri geçerli olan bu İlahi emir, Halilullah İbrahim Aleyhisselam zamanında daha da fazlalaştı. Cennet'ten, İsmail Aleyhisselam yerine feda olarak, Adem Aleyhisselam'a geldiği gibi koç geldi. O koç, İsmail Aleyhisselam için 40 sene boyunca beslendi. Anlatıldığına göre 80 bin sene beslenip, hazırlandı. Bunlardan dolayı, bu ümmet için kurban kesmek çok önemli ve pek büyük mutluluk ve rahmet sebebi olan bir ibadet çeşidi oldu.

Mümkün oldukça, her sene kesmeli.

Zilhicce-i Şerif'in 9 uncu Arefe gününün bitiminden kurbanlar kesilinceye kadar bu melaikeler, Allah'ın rahmetini bölük bölük indireceklerdir. Yeryüzünde bir parmak basacak kadar boş yer kalmaz. Bir parmak koyacak yerde 70 bin melaike bulunacaktır. Bu melaike o gün Ümmet-i Muhammedin güzel amellerimi yani, Kurban kesmek, namaz kılmak, sadaka vermek ve mümin kardeşine karşı güzel davranmak gibi amellerini Hakk'ın Huzuruna götürecektir.

Bir kimse açıkça haram olmayan, kendi aklınca helal malından, Allah Rızası için kurban keserse,

-Birinci kan damlası, o kimsenin ömrü boyunca işlemiş olduğu küçük ve büyük günahlarından affına aracı olur.

-İkinci damlası, bütün kötülüklerini-günahlarını, iyiliklere-sevaplara değiştirmeye sebep olur.

-Üçüncü damlası ise, Cennet'te derecelerinin yükselmesine aracı olur.

Bu şekilde her damlası için ayrı ayrı derece meydana gelir. Kurban kesmek, bütün şeriatlerde kaldırılmadan kalmış bir ibadettir. Allah Azimüşşan Hazretleri'ne yakınlaşmak için her mümin ve Müslüman için bir aracıdır. Onun için, her mümin ve Müslüman için çok değerli ve önemli bir ibadettir.

Yardım Cenab-ı Hak'tandır.

İmam Kutb-ül Gavs Mevlana Yusuf-i Hemedani ve Mevlana Abdurrahman-ül Camiğ buyurmuşlardır ki,

“Sorumlu-mükellef olmadan henüz ergenliğe adım attığımız zamandan itibaren, Zilhicce-i  Şerifin 10 uncu bayram günü ve gecesinde inen melaikeleri gördük ve Allah-u Teala'yı öven sözlerini işitiyorduk. Başka Melaikelerden bu melaikelerin sözlerine benzer söz işitmedik”

Son.


Zatların diğer menkıblerini okumak için lütfen ismine tıklayınız.
Hz. Muhammed S.A.V. Yusuf Hemedâni K.S. Cibril-i Emin
Anahtar Kelimeler
Hz. Adem Kurban Bayramı Hz. Havva kurban hakkında kurban hakkında menkıbeler Mevlana Abdurrahman-ül Camiğ